Amerikan Ulusal Havacılık ve Uzay Dairesi, NASA, bu yıl 50. yılını kutluyor. Soğuk Savaş döneminde Sovyet Rusya ile uzay çalışlmalarında kıyasıya yarış içinde olan Birleşik Devletler'in bu yarışı kazanmasını sağlayan kurumu. Daha önemlisi, her ne kadar kurumun bugüne kadar ayakta kalmasında, ihtiyaç duyulan milyonlarca doların sağlanmasında siyasi, askeri endişeler yatsa da bilime ve insanlığa önemli katkıları olan merkez. Bugün NASA'nın başarılarından ve tarihinden ziyade gelecek için yaptığı planlarından bahsetmek istiyorum.
Uzay çalışmalarını kolaylaştırmak için atılan önemli adımlardan biri sürekli uzay ortamında kalan bir platform fikriydi. Bu amaçla NASA ve dört uzay ajansı Uluslararası Uzay İstasyonu projesini başlattılar. Bu platform Dünya yörüngesinde duruyor. Mürettebat ve gerekli yaşam malzemeleri uzay mekiklerinin seferleriyle istasyona taşınıyor. Ayrıca istasyonu geliştirecek yeni parçalar, deney malzemeleri ve gerektiğinde tamir aletleri de uzay mekikleri ile istasyona taşınıyor. Uluslararası Uzay İstasyonu geliştirilmeye ve kullanılmaya devam ediyor. NASA'nın gelecek yıllardaki önemli çalışmalarından bazıları bu istasyonla ilgili olacak. Uzay ortamıyla ilgili önemli deneyler ve gözlemler bu istasyonda yapılmaya devam edecek.
Uzayın sınırlarına doğru yapılan yolculuklar henüz, sadece görüntülerle mümkün. Uzay denen insanoğluna sonsuz bir boşlukmuş gibi gelen bu mekanı dolduran gezegenler, yıldızlar ve diğer gök cisimlerini görüntülemek, biliminsanlarına evren hakkında önemli bilgiler sunuyor. Milyarlarca ışık yılı öteyi görüntüleyebilmek üstün teknoloji ürünü teleskopları gerektiriyor. Hubble uzay teleskopu geride kalan yıllarda uzay hakkında daha çok şey görmemizi ve öğrenmemizi sağlayan eşsiz görüntüler yakalamayı başardı. NASA'nın gelecekle ilgili planlarından biri yakın zamanda Hubble teleskopuna benzer, son teknolojik gelişmlereden faydalanılarak daha geliştirilmiş bir uzay teleskopunu kullanıma sokmak.
Hangimiz Ay yüzeyine dikilmiş, dalgalanıyor gibi duran Amerikan bayrağını bilmeyiz ki? İnsanoğlunun uzay macerasında bir dönüm noktası olan Ay yolculuğu hem insanlık tarihinde önemli bir rüyayı gerçekleştirerek neler yapabileceğimizi kanıtlamıştır, hem de gezegenimizin doğal uydusu hakkında daha fazla şey öğrenmemizi sağlamıştır. Bu amaçla kullanılan Apollo uzay araçlarından sonuncusu 1972'de sefer yaptı ve o günden bugüne Ay'a astronot gönderilmedi. NASA gelecek yıllarda Ay'a yeniden insan göndermeyi ve ayrıca Ay'da, Uluslararası Uzay İstasyonu benzeri bir konaklama ve araştırma merkezi inşa etmeyi planlıyor. Ekonomik maliyeti, bilimsel zorluğu yanında bu projenin önündeki en büyük engel siyasi endişeler olacak gibi görünüyor. Bu gelişmeyle Ay yüzeyinde egemenlik tartışmaları bilim kurgu olmaktan çıkıyor.
Uzaya tekrar tekrar gönderilebilen uzay araçlarını kapsayan, uzay yolculuklarının maliyetini düşürmek için geliştirilen uzay mekiği projesi sona eriyor. NASA pek çok uzay yolculuğunda Discovery, Atlantis gibi isimlerini pek çok kez duyduğumuz beş uzay mekiğini kullandı. Bunlardan ikisi (Columbia ve Challenger) bu yolculuklar sırasında gerçekleşen vahim kazalarda tahrip oldu. Daha kötüsü bu kazalarda astronotlar öldü. Bu kazalar uzay mekiklerinin güvenilirliklerini sorgulamayı gerektirdi. Bazı çok küçük hatalar bile bu araçlarda ölümcül sonuçlara yol açabiliyor. Güvenlik endişelerinin arasında bu mekikler kullanılmaya devam edildi ve onlara biçilen mekanik ömrün sonuna gelindi. NASA daha güvenli, ekonomik ve işlevsel yeni uzay taşıma araçlarını geliştirmeye devam ediyor. CEV (Crew Explorations Vehicle - İnsanlı Araştırma Taşıtı) adı verilen yeni nesil uzay araçları gelecek yıllarda yapılacak uzay seferlerinde kullanılacak.
Bir zamanlar hayal olan uzay yolculukları hızla gelişen bilim ve teknoloji sayesinde gerçeğe dönüştü ve uzay maceramız başlayalı elli yıla yakın zaman geçmiş olsa da bu kısa sürede çok şey başarıldı. Şüphesiz bu başarıda en büyük paylardan biri NASA'ya ait. NASA'nın geleceğe yönelik bu projeleri insanlığın uzay macerasında belirleyici olacak gibi görünüyor. Bizi ve gezegenimizi saran bu şaşırtıcı, sırlarla dolu evreni keşvetmeye olan merakımız da NASA'nın çalışmalarında itici güç olmaya devam edecek.
Yorum Gönder
Yorum yaparken Türkçe'yi doğru kullanma ve argo sözcüklerden kaçınma hassasiyetiniz için teşekkürler!