54. Kez Devler Ligi

Futbolun herşeyiyle en güzel yaşandığı organizasyonlardan biri Şampiyonlar Ligi'dir. İşe kulüpler bazında baktığımızda dünyadaki en büyük organizasyondur zaten. Futbolu az çok seven herkes tuttuğu takım turnuvada yer almasa bile Şampiyonlar Ligi maçlarını izler. Dünyada futbolun kalbinin attığı kıtanın Avrupa, Avrupa'da futbolun zirvesinin de Şampiyonlar Ligi olduğu düşünülürse bu turnuvanın dünya futbolu için önemi daha iyi anlaşılmış olur.

UEFA (Avrupa Futbol Federasyonları Birliği) 1955 yılında kurulduktan sonra, yöneticiler Avrupa genelinde milli takımlar düzeyinde bir organizasyon kurmak için kollarını sıvadılar. Ancak Fransız spor gazetesi L'Equipe'ten Gabriel Hanot, kulüpler bazında bir organizasyonun daha çok ses getireceğini düşünüyordu. Hanot meslektaşı Jacques Ferran ile lig maçlarının oynanmadığı Çarşamba günleri oynanacak böyle bir turnuvanın ilk planlarını hazırladılar. UEFA'nın desteği ve L'Equipe'nin inisiyatifi ile ilk kez 1955 yılında Avrupa Şampiyon Kulüpler Kupası (The European Champions Clubs' Cup) adıyla başlayan turnuvaya ülkesinde şampiyon olan takımlar değil, taraftar desteği ve popüleritesi fazla olan takımlar davet ediliyordu.

1992 - 93 sezonundan itibaren birçok radikal değişiklikle şampiyona evrim geçirdi. Avrupa'nın bu en büyük kulüp turnuvasının adı artık Şampiyonlar Ligi (The UEFA Champions League)'di. Geleneksel eleme usulü organizasyona bir de grup turu eklendi ve bugüne kadar 16 olan katılımcı kulüp sayısı 32'ye yükseltildi. Yayın gelirleriyle, konseptiyle, müziğiyle, birinci sınıf stadyumlarıyla ve pek tabii ki üst düzey futboluyla Şampiyonlar Ligi artık kulüpler bazında yalnız Avrupa'nın değil tüm dünyanın en büyük organizasyonu haline geldi.

Bu üst düzey futbol sahnesinde başarı hiçbir zaman tek bir takımın hegemonyasında kalmadı. Geride kalan 53 yılda birçok takım kupayı kaldırma başarısını gösterdi. Fakat şampiyonanın ilk yıllarında Real Madrid dönemin bir numaralı takımı olarak üst üste 5 yıl şampiyon oldu. Real Madrid üçü Şampiyonlar Ligi döneminde olmak üzere toplamda kazandığı 9 kupayla şampiyona tarihinin en başarılı takımı oldu aynı zamanda. Onu 7 kupayla İtalyan devi Milan izledi. Liverpool 5, Bayern Münih ve Ajax ise 4'er kupayla sıralamada başı çeken diğer kulüpler. R.Madrid 12 defayla şampiyonada en çok final oynayan takım unvanına da sahip.

Geride kalan 53 yılda birçok şey gibi futbolda başarılı takımlar da değişti. Her ne kadar turnuva tarihine damgasını vuran takımların birçoğu bugün hala futbolun zirvesinde yer alıyorsa da kupayı kazanan takımlar arasında bugün eski günlerini mumla arayan Nottingham Forest (78-79 ve 79-80), Aston Villa (81-82), Crvena Zvezda (90-91) gibi takımlar da yer alıyor.

Şampiyonlar Ligi tarihinden bazı bilgileri şöyle sıralayabiliriz:

1. Francisco Gento 6 defa kupayı kazanarak, bu kupayı en çok kaldıran futbolcu oldu.

2. Bob Paisley ise 3 defa ile kupayı en çok kazanan teknik direktördür.

3. Marcello Lippi en çok final oynayan teknik direktördür (4 kez).

4. Clarence Seedorf 3 ayrı takımla 4 kez kupayı kaldırdı (Ajax-95, Real Madrid-98, Milan-2003/07).

5. Miguel Munoz ve Carlo Ancelotti hem futbolcu hem de teknik direktörken kupayı kaldırma başarısı gösterdiler.

6. Ryan Giggs üst üste 11 sezon gol atarak kırılması zor bir rekoru elinde bulunduruyor.

7. 61 golle Raul, Şampiyonlar Ligi'nde tüm zamanların gol kralı.

8. Monaco: 8 - 3: Deportivo La Coruna (2003), en gollü karşılaşmadır.

Şampiyonlar Ligi bu yıl 54. kez kapılarını aralayacak, belki yukarıda yazılı olan rekorlardan, başarılardan bazıları el değiştirecek. Ancak değişmeyecek şey Şampiyonlar Ligi'nin kalitesi ve güzelliği olacaktır. Bunun böyle olması da hem organizatör UEFA'ya hem Avrupa kulüplerine ve futboluna hem de biz futbolseverlere yarayacaktır.