Orman Yangınlarıyla Savaş

Ne yazık ki her yaz ülkemizde ve dünyada çokça orman yangını çıkıyor. Bu yangınlarda gezegenimizin hava temizleyicisi olan ağaçlar yanıyor ve zaten doğal güzelliklerini harap etmekte olduğumuz dünyamızın yeşillikleri de yok oluyor.

Bugünlerde Antalya'da yaşanan orman yangını tarihimizin en büyük doğa felaketlerinden birisi. Bu yangında, diğer pek çok orman yangınında da olduğu gibi ağaçlık alandaki köyler yandı ve ölenler oldu. Yani orman yangınları direkt olarak da insan yaşamını tehdit ediyor. Tehlikede olanlar yalnızca civarda yaşayanlar değil, yangını söndürmeye çalışanlar da aynı zamanda.

Orman yangınlarıyla savaşın en önemli ayağı yangın çıkmasını önlemek. Bunun için insanlar ağaçlık alanlarda daha dikkatli olmalılar. Pikniklerde ateş yakılmaması, etrafa özellikle cam çöplerin atılmaması, sigara izmaritnin yere atılmaması gibi bazı basit önlemler hektarlarca alanın yanmasını önleyebilir. Ancak orman yangınlarının sadece basit dikkatsizliklerden çıktığın söylemek saflık olur. Medyada da zaman zaman gündeme geldiği üzere yangınların çıktığı - çıkarıldığı da denebilir - alanlar, araziler daha sonra ağaçlandırılmak yerine yerleşime - özellikle oteller, tatil köyleri vb. için - açılıyor. Devletimizin bu konuda yasalarla yeterli caydırıcılığı sağlaması gerekiyor. Bu konuda taviz verilmemeli.

Herşeye ve hatta tüm iyi niyetimize (!) rağmen orman yangınları çıktığında devreye bu konuda eğitimli kişiler ve özel ekipmanları giriyor. Televizyon haberlerinden de duyduğumuz gibi helikopterler, uçaklar, dozerler ve diğer araçlarla karadan ve havadan yapılan çalışmalarla yangınlar söndürülmeye çalışılıyor. Fakat aşırı sıcak, düşük nem seviyesi, uygun yön ve hızda rüzgar gibi kontrol dışı etmenler yangınların gücünü etkiliyor. Buna bir de güneş batıp karanlık çökünce çalışmaların mecburen aksaması eklenince insanın aklına "Doğa kendinden feda etmeyi bile göze alarak bizden öç mü alıyor," sorusunu getiriyor.



Her yıl hektarlarca yeşil alan alevlerin ardında kaybolurken insanın içi yanıyor. Acaba tüm bu önlemler yetersiz mi diye düşünüyor. Yeni bir yöntem, teknoloji bu büyük soruna çare olamaz mı sorusu akla geliyor. Ben de işte bu sorunun cevabını aradım, birkaç yöntem buldum. Ama aralarında en ilgi çekici, beni çözüm olabileceğine en çok ikna edeni, yolcu uçağından modifiye edilmiş devasa yangın söndürme uçağı oldu.

The Evergreen Supertanker adlı uçak Boeing 747'den çevrilmiş oldukça büyük ve etkili bir yangın söndürme uçağı. Uçağın tanıtım videosu yukarıda yer alıyor; tıklayarak izleyebilirsiniz. Videoda uçağın özellikleri İngilizce anlatılıyor. Bu nedenle bahsedilen özelliklerden birkaçını buraya yazıyorum. İşte Supertanker'ın özellikleri:

Tek seferde 24 bin galon (yaklaşık 90 ton) su taşıyabiliyor. Bu, şu anda kullanılan yangın söndürme uçaklarındakinin 7 ile 10 katı arasında bir değer.

Suyu çeşitli yüksekliklerden bırakabiliyor. Su boşaltma haznesinin yapısı ve uçağın hızına bağlı olarak su, damlacıklar şeklinde yere ulaşıyor. Yani suni yağmur etkisi yapıyor. Bu da yerde yangınla mücadele eden ekipler ve diğer canlıların güvenliği için önemli. Çünkü bugün kullanılan uçak ve helikopterlerin bıraktığı su yere yığın halinde ulaşıyor.

Yukarıda bahsettiğim yağmur etkisi aynı zamanda yangının söndürülmesinde daha etkili oluyor.

Su yere ulaşırken, dikey rüzgar etkisi de oluşturuyor. Bu saatte 10 mille esen rüzgarın gücüne denk. Rüzgar mı; hani rüzgar yangını büyütüyordu? Fakat bu rüzgar yere paralel değil, dik!

Uçağın büyüklüğü ve taşıdığı suyun miktarı göze alındığında uçağın yavaş uçmasını bekleyebilirsiniz. Fakat bu uçak saatte 600 mil kadar hız yapabiliyor. Bu da yolcu uçağı olarak kullanılan modeldaşlarının dolu uçuş oranlarına paralel.

Uçağın görüş sistemleri için kullanılan teknoloji çeşitli açılardan avantaj oluşturuyor. Bunlardan biri, yoğun dumanda bile uçağın etkin bir şekilde yangınla mücadele edebilmesi.

Diğer bir teknolojik avantajı ise bu uçakla geceleri de müdahale yapılabilmesi. Bugün kullanılan araçlar geceleri çalışmalara ara vermek zorunda.

İşte uçağın özelliklerinden bazıları bunlar. Videoyu izleyince gücüne sizde şahit olacaksınız.

Ben üşenmedim, araştırdım. Umuyorum ki yetkililer de yeni ve daha etkili orman yangınlarıyla mücadele sistem ve araçlarını araştırıyorlardır. Yalnız dünyanın diğer yerlerinde kullanılan sistemleri incelemek yetersiz olabilir. Gerekirse bizim uzmanlarımız da yeni yöntemler ve araçlar geliştirmek için çalışmalı.

Yorum Gönder

Yorum yaparken Türkçe'yi doğru kullanma ve argo sözcüklerden kaçınma hassasiyetiniz için teşekkürler!